Mental Health Month, her yıl Mayıs ayında düzenlenen bir farkındalık kampanyasıdır. Bu kampanya, mental sağlık konularına dikkat çekmeyi, stigmayı azaltmayı ve toplumda mental sağlığın önemini vurgulamayı amaçlar. Ruh sağlığı farkındalık ayında, sizler için psikoloji alanından günlük hayatın içerisine karışmış birtakım kullanımları derledik. Günlük hayatta bazen “galiba depresyondayım!” gibi kendimizle ilgili bazen de “tam bir ruh hastası ya!” gibi karşı taraf için kullandığımız söylemlerin aslında hem kendimiz için hem de karşı taraf için yaralayıcı olabileceğini unutmamak gerekir. Ruhsal hastalıklar tıpkı diğer fizyolojik hastalıklar gibi teşhis-tedavi kapsamında değerlendirilen, uzmanlar tarafından ele alınan konulardır.
Peki nelerdir bu söylemler?
- “Tam bir ruh hastası!”, “Obsesif misin?”, “Narsist ya!”
Öyle Söyleme: Ruhsal hastalıklar bireylerin tüm yaşamlarını olumsuz etkileyen, uzman kişiler tarafından teşhis edilen hastalıklardır. Hayatın içinde bu tarz hakaret amaçlı etiketlemeler yapmak, bu zorluklarla mücadele eden insanlara ve yakınlarına zarar verebilir.
- “Terapi gibi!”
İyi hissettiğiniz “şeyler” bir terapi değildir: Terapi, genellikle klinik psikologlar, psikiyatristler veya diğer lisanslı ruh sağlığı profesyonelleri tarafından uygulanan bir tedavi sürecidir. Ayrıca terapi her zaman “iyi” hissettirmeyebilir. Bazen seansınızdan yorgun, üzgün, öfkeli olarak da ayrılabilirsiniz.
- “Galiba depresyondayım!”
Depresyon girilip çıkılan bir şey değildir: Depresyon, genellikle uzun süreli bir şekilde devam eden, ciddi bir ruh sağlığı sorunudur. Kişinin tüm yaşamını duygusal, düşünsel ve fiziksel yönden etkileyebilir. Tedavisinde genellikle psikoterapi, ilaç tedavisi veya bunların kombinasyonu kullanılır. Erken tanı ve tedavi bu süreçte önemli olabilir.
- “Her şey yolunda!”
Her zaman pozitif olmak zorunda değiliz: Toksik pozitiflik, aslında duyguları ifade etmek ve yaşanan gerçek zorluklarla sağlıklı bir şekilde başa çıkmak yerine, yüzeyde bir mutluluk ve pozitiflik maskesi takmaya dayanan bir tutumdur. Bazen işler yolunda gitmeyebilir; bazen öfkelenebilir, üzülebilir bazen de mutluluk gözyaşları dökebiliriz. Yaşadığımız tüm duygular bizlerin en “insani” yönleridir.
- “Kafamız çok iyi ya!”
Yapay yatıştırıcılar, kalıcı sorunlara yol açabilir: Aşırı alkol, madde tüketmek, aşırı yemek, sosyal medyada uzun süreler gezinmek gibi sinir sistemini yapay olarak düzenleyen ve geçici rahatlama sağlayan alışkanlıklar, uzun vadede sinir sistemimizi olumsuz yönde etkileyebilir.
Bu ay, bu tarz söylemlerin farkındalığını oluşturmak için harika bir fırsat olabilir! Mental sağlığımızı korumak, tüm yaşantımızı etkileyen önemli bir süreçtir. Her zaman destek alabileceğinizi lütfen unutmayın.