Büyüdüğümüz, aşina olduğumuz, ailemizin, arkadaşlarımızın, akıp giden bir yaşamımızın olduğu yerden; bambaşka yerlere gitmek ve orada yeni bir yaşam kurmak heyecan verici olduğu kadar zihnimizde birçok soruyu barındıran bir süreçtir. Yabancı bir ülkede yabancı konumuna girmek ve orada yeniden bir kimlik edinebilmek, yeniden bir sosyal çevre oluşturabilmek, bambaşka rutinlere alışabilmek çeşitli psikolojik zorluklara da zemin hazırlayabilir.
Peki neden farklı ülkelere gidip yeniden bir yaşam kurmak isteriz?
Burada hem psikolojik hem de sosyolojik faktörlerin çeşitli rolleri vardır. Mevcut şartlar altında bulunan imkanların yetersizlikler ve yaşadığın ülkede güvende hissetmemek belki de başlıca sebep olabilir. Bununla birlikte, konfor alanından uzaklaşıp kendini keşfedebilme motivasyonu ile kendini gerçekleştirme, kendi potansiyellerini zorlama isteği, farklı yerlere ve yaşamlara duyulan ilgi, daha iyi bir eğitim alabilme, öğrenilen farklı dilleri geliştirmeyle birlikte düşünce yapısına yeni katkılar sağlama isteği, gideceği ülkenin refah seviyesinden faydalanma, yeni ve ekonomik geliri yüksek bir iş bulabilme, daha iyi yaşam standartlarına sahip olabilme gibi birçok neden sayabiliriz. Her ne kadar daha iyi bir hayat sürebilme isteği ile göç edilse de göçün ve “göçmen” olmanın getirdiği farklı birçok problem ile başa çıkmak zorunda kalınabilir.
Peki göçmenlerin yaşabileceği zorluklar neler olabilir?
Bir önceki soruda olduğu gibi bu sorunun cevabında da psikolojik, sosyolojik faktörler yer almaktadır. Farklı bir yer ve kültür ile karşılaşıldığında konuştuğunuz dilden, barınacağınız yere kadar her şey değişmiş oluyor. Tekrar geliştirmeniz gereken bir aidiyet sorunu ortaya çıkabilir. Gittiğiniz kültürdeki insanlarla yeniden bir sosyal çevre oluşturmanız, oradaki insanlara kendinizi kabul ettirmeniz gerekebilir. Çeşitli temel ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz bir ortamı baştan oluşturmanız gerekebilir. Tüm bu düşüncelerin yanında bir de geride bıraktıklarınız aklınıza geliyor olabilir. Sevdiklerinizden uzaklaşmış olmanın verdiği bir özlem duygusu içerisine girebilirsiniz. Sevdiklerinizin bir arada olduğunu, kendinizin uzakta ve yalnız kaldığını düşünebilirsiniz. İleriki dönemlerde de “Acaba ben nereye aitim?” gibi bir soru aklınıza gelebilir. Yaşamaya başladığınız ülkede kendinize bir hayat oluşturuyorsunuz ancak doğup büyüdüğünüz ülkeye dair size ait birçok şey barındırıyorsunuz. Kültür karmaşası yaşayabilir çeşitli içsel çatışmalar yaşayabilirsiniz. Gelin bu tarz sorunlarla nasıl daha rahat başa çıkılabilir birlikte inceleyelim.
1) Yeni deneyimlere, gelişmelere açık olun
Hayata sıfırdan başladığınızı ve öğrenmeniz gereken birçok farklı kazanım olabileceğini düşünün. Farklı diller, insanlar, kültür hatta iklim bile aşina olmadığınız türden. Yeni ortamlar oluşturmanın vereceği avantajları düşünerek, merakınızı ve öğrenme isteğinizi arttırarak hareket edebilirsiniz. Yeni bir ülkede yeni bir “siz” bile ortaya çıkabilir. Kendinize ait birçok farklı özelliği edineceğiniz tecrübeler kazanabilirsiniz. Kuracağınız yeni ilişkiler ile birlikte o kültüre ait pek çok özelliği keşfedebilirsiniz.
2) Paylaşıma açık olun
Sizle kurulmak istenilen paylaşımlara açık olabilirsiniz. İlgilenebileceğiniz davetlere, çeşitli etkinliklere katılarak, gittiğiniz yerdeki insanların kültürlerini ve yaşamlarını paylaşabileceğinizi gösterebilirsiniz. Bu paylaşımı tek yönlü olarak değil aynı zamanda kendi kültürünüze ait öğeleri paylaşarak da yapabilirsiniz. Böylece göç ettiğiniz ülkedeki insanların sizi tanımasına da fırsat sağlamış olursunuz.
3) Kendinize zaman tanıyın
Farklı bir ülkeye taşınmak ve hayatınızı en baştan şekillendirmek, hayal edildiği gibi kolay gerçekleşmeyebilir. Farklılığa adapte olabilmek için biraz zamana ihtiyacınız olabilir. Aklınızdaki soru karmaşasının çözülmesi için sakin kalmaya ihtiyacınız olabilir.
4) Bol bol anılar biriktirmeye çalışın
İlginizi çekebilecek farklı mekanlara, tarihi yerlere gidip yaşadığınız yer ile bağınızı güçlendirebilirsiniz. Diğer insanlarla birlikte çeşitli aktivitelere katılıp orada sevebileceğiniz bir hobi edinebilirsiniz. Biriktirdiğiniz her anı, o ülkeyi sahiplenmenize ve kolay adapte olmanıza katkı sağlayacaktır.
5) Olumluyu görmeye çalışın
Bambaşka bir ülkede yaşama isteği ile gittiniz ancak işler hayal ettiğiniz gibi gitmedi. Bu çok olası bir durum. Öncelikle bilinmeyen, alışılmadık unsurların oluşturacağı kaygının normal bir durum olduğunu kabul etmelisiniz. Bu durumu sizinle birlikte birçok insan da yaşıyor. Her ne kadar karşılaşabileceğiniz olumsuzluklar zor olsa da bu durumların geçici olduğunu, çözülebilir olduğunu hatırlayın.
Hazırlayan: Sıla Tekin